YETİŞTİRME TEKNİKLERİ
Özel bir toprak isteği olmayan, değişik topraklarda yetişebilen arı otu, 60-100 cm boylanabilen, dik gelişen tek yıllık bir bitkidir.
Toprak hazırlığı; tohumlar çok küçük olduğu için iyi bir tohum yatağının hazırlanması gerekmektedir. Ekimde 5 er kg saf azot ve fosfor (P2O5) verilmesi yararlı olmaktadır (Tansı ve ark., 1996).
Ekim zamanı; doğal yetişme alanları göz önünde alındığında ülkemizde kıyı ılıman geçen sahil yörelerinde ve Çukurova’da kışlık olarak ekilen bu bitkinin, kış aylarının soğuk geçtiği yerlerde toprak ve hava sıcaklıklarının elverdiği ilk zamanda yazlık ekim olarak yapılması düşünülmelidir. Ekimi, çiçeklenme süresini artırmak amacıyla bir kaç defada 2-3 hafta aralıklarla yapmak mümkündür. Böylelikle farklı zamanlarda çiçeklenmeye gelen bir tarla elde edilerek çiçeklenme periyodu uzatılabilir.
Su seven bir bitki olarak bilinen arı otunun, sulama yapılarak vejetatif dönemini uzatmak yoluyla çiçeklenme süresini artırmak ve bitkinin tohum olgunluğunu geciktirmek de mümkündür.
Ekim şekli; makineli ekim veya elle serpme şeklinde olabilir. Sıraya ekimde, sıra arası 20-30 cm arasındadır. Dekara atılacak tohum 0,5-1 kg olup 1-2 cm derinliğe bırakılmalıdır. Elle serpmede daha fazla tohum kullanılabilir.
Kullanım amacı; genel olarak nektar ve polen kaynağı olan arı otu silo yemi olarak da kullanılabilmektedir. Çukurova koşullarında yapılan bir çalışmada; bitkilerin 15 ve 30 Eylül ile 15 Ekim tarihlerinde yapılan ekimlerde bitkilerin mart aylarının başlarından nisan ayının sonuna kadar, 15 Ekimden sonra yapılan ekimlerde ise mart ayının sonundan mayıs ortasına kadar çiçeklendiği tespit edilmiştir. Erken ekimlerde maksimum çiçeklenme 6000 adet/m2 ye ulaşırken Ekim sonu ve Kasım aylarındaki ekimlerde en üst nokta 9000 adet/m2 olmuştur. Aynı çalışmada arı yoğunluğunun,en üst noktada 200 arı/m2 (60-200 arı/m2) olduğu saptanmıştır (Tansı ve ark., 1996).
Çukurova koşullarında yapılan diğer bir çalışmada ise; arıların arı otunu daha çok nektar kaynağı olarak kullandıkları, bu sayede daha iyi koloni populasyon gelişimi sağladıkları saptanmıştır. Arılı çerçeve sayısı, yavrulu alan miktarı ve koloni ağırlığı gibi özelliklerde iyileşme sağlanmıştır. Bununla birlikte arıların topladıkları polen miktarlarına arı otunun katkısı % 5,19 gibi düşük düzeylerde kalmıştır (Korkmaz, 1997).
Arı otunun silo yemi olarak kullanılması durumunda yüzde elli veya tam çiçeklenme zamanında biçilir. Silaj yapımında melas, hububat kırması gibi enerji açısından yüksek katkı maddeleri kullanmak silaj kalitesini artırmaktadır. Hem polen ve nektar hem de yem kaynağı olarak kullanılması daha ekonomik olmaktadır. Bu durumda çiçeklenmenin iyice azaldığı zaman biçilerek silaj yapılmalıdır. Ayrıca, arı otu fiğ gibi baklagillerle karışım halinde ekilebilir ve 1600-1900 kg/da yeşil ot verimi sağlanabilir. Bazı yıllarda bu verim 2500-3000 kg/da olabilmektedir (Sağlamtimur ve Baytekin, 1993).
Tohum amaçlı yetiştirmede yabancı otlarla mücadele, temiz tohum elde edilmesi için gerekli olmaktadır. Ayrıca, tarlanın tekrar bu amaçla gelecek sene kullanılması ile de yabancı otların istilasından korunmuş olunur. Bakım işleri yerine getirildiği takdirde, tohum toplanmadan aynı yeri gelecek sene kullanmak da mümkün olabilir.
Literatür
Korkmaz, A. 1977. Çukurova Bölgesi koşullarında yetiştirilen fazelya (Phacelia tanacetifolia Bentham) bitkisinin balarısı (Apis mellifera L.) kolonilerinin populasyon gelişimine, nektar ve polen toplama etkinliğine olan etkilerinin araştırılması. Sonuç raporu. Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü.
Tansı, V., U. Kumova., T. Sağlamtimur ve M. Kızılşimşek. 1996. Çukurova Bölgesinde yeni bir yembitkisi olan Phacelia tanecetifolia Bentham’ın arı mer’ası olarak kullanma olanakları. Teknik Arıcılık Sayı:52 Sayfa No: 2-6
Sağlamtimur, T., ve H. Baytekin. 1993. Arıcılık için ideal, silaj üretimine uygun bir bitki: arı otu. Teknik Arıcılık Sayı:40 Sayfa No: 16-17
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder